Basın Açıklamaları
Dost Ülke Sri Lanka’da Son Günlerde Yaşanan Üzücü Olaylar ile İlgili Basın Açıklaması
Sri Lanka’da Nisan ayında üç kilise ve otele gerçekleştirilen ve çok sayıda masum insanın hayatını kaybetmesine ve yüzlerce kişinin yaralanmasına neden olan insanlık dışı terör saldırısını nefretle kınıyor ve lanetliyoruz. Bu menfur hadiseden dolayı Sri Lanka halkına tekrar taziyelerimizi sunuyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Bu barbarca saldırı, terörün her türüyle kararlı bir mücadelenin gereğini bir kez daha ortaya koymuştur. Nerede ve kim tarafından hangi hastalıklı gaye uğruna yapılıyor olursa olsun, masum insanların hayatına kast eden, insanlığın ve küresel barışın ortak düşmanı olan her türlü terörist eylem, bütün insani, ahlaki ve hukukî ilkelere aykırıdır ve insanlığın vicdanına karşı işlenmiş büyük bir suçtur.
Açıkça ifade etmeliyiz ki terörün dini yoktur. Dün Yeni Zelanda’da bu gün Sri Lanka’da yaşanan ve farklılıkları düşmanlığa dönüştürerek korku, güvensizlik ve istikrarsızlık ortamı oluşturma amacına hizmet eden bu tür saldırılar aynı odaktan beslenmekte olup, insanlığın ortak huzurunu ve geleceğini tehdit etmekle kalmamakta, aynı zamanda dünya barışını da tehdit etmektedir.
Maalesef sırf kendi hasis gündemlerini gerçekleştirmek amacıyla dini ve etnik gruplar arasında fitne çıkararak menhus politik ve ekonomik çıkarları uğruna dünya çapında operasyon yapabilme kapasitesine sahip gelişmiş devletler tarafından da finansal ve siyasi destek sağlanan şiddet unsurlarının; aşırılıkçı ve ayrılıkçı paramiliter hareketlerin faaliyetlerinin bedelini masum insanlar ödemektedirler.
Tüm dinlerin temel öğretisi barış ve adalettir. Hangi görüş veya dine aidiyeti olduğunu iddia ederse etsin, bu tür menfur saldırıların failleri ve perde arkasındaki azmettiricileri en kısa zamanda ortaya konmalı ve terör kaynağının kurutulması için başta şu anda Sri Lanka olmak üzere, tüm devletlerle etkili iş birliği mekanizmaları geliştirilmelidir.
Sri Lanka halkı uzun seneler şiddet ortamından çok acılar çekmiş ve bu uğurda sosyo-ekonomik olarak büyük bedeller ödemiştir. Bu meşum saldırıların, çok değişik din ve ırkların bir mozaiği olan bu güzel ülkede barış ve huzur ortamını yok ederek, ülkeyi oluşturan unsurların arasına fitne tohumları ekerek kargaşa ortamı oluşturmayı hedeflediği aşikârdır. Böyle bir iç çatışma ortamının nerelere varabileceğini yeryüzünde en iyi bilebilecek toplumlardan biri, zaten ayrılıkçı terör hareketlerinden yıllarca çok çekmiş olan Sri Lanka halkıdır.
Fitne odaklarının tahrikiyle maalesef bazı olumsuz taşkınlıkların yaşanmaya başladığı şu günlerde toplumsal huzurun bir an önce sağlanması ve karşıt gruplar arasında doğabilecek, bu saldırılarla hiçbir alakası olmayan masum insanların hedef alınabileceği, iç barışın ortadan kalabileceği tedhiş ortamına düşmemek ana hedef olmalıdır. Karanlık odakların bu art niyetli saldırıları ancak kapsayıcı, birleştirici ve barışçıl bir bakış açısıyla etkin önlemlerle akamete uğratılabilir.
Bu bağlamda Sri Lanka halkına tekrar geçmiş olsun ve taziye dileklerimizi iletirken hem Sri Lanka hükümetini gerekse tüm uluslararası toplumu ve dünya devletlerini ayrıştırıcı söylemlerden uzak durarak, kapsayıcı ve yaraları sarıcı bir duruş sergilemeye ve itidal içinde gerekli tüm önlemleri almaya davet ediyoruz.
Uluslararası toplumu tüm dünyada ırk, inanç ve coğrafya ayrımı yapmaksızın terör faaliyetlerine ve saldırılarına karşı daha hassas olmaya; “güçlüyüm öyleyse haklıyım” diyerek dünyanın değişik bölgelerinde hususan İslam coğrafyasında yürütülen bütün karanlık askeri, politik ve ekonomik operasyonlara dur demeye, bütün insanlığın huzuru ve insanlığın güvenliği için daha çok gayret göstermeye çağırıyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
İDSB