14. Uluslararası Gençlik Buluşması

Faaliyetler

14. Uluslararası Gençlik Buluşması

14. Uluslararası Gençlik Buluşması

14. Uluslararası Gençlik Buluşması

27 Eylül 2018 Perşembe, Basın Toplantısı, Lahore Press Club

İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği Gençlik Kurulu (Genç İDSB) öncülüğünde, Alkhidmat Foundation Pakistan (AKFP) ile birlikte gerçekleştirilen 14. Uluslararası Gençlik Buluşması için Lahor Basın Kulübü’nde basın toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıya İDSB Genel Sekreteri Ali Kurt, Genç İDSB Başkanı Serdar Bayram, AKFP Genel Sekreteri Dr. Mushtaq Ahmed Mangat, AKFP Medya İlişkileri Müdürü Sohaib Ahmad Hashmi, AKFP Gönüllü Yönetimi Programı Müdür Yardımcısı Hassan Afzal katıldı.

Konuşmasına bu programın Pakistan’da gerçekleşmesine destek olan AKFP’ye teşekkür ederek başlayan Ali KURT, İDSB’nin en önemli projelerinden biri olan Uluslararası Gençlik Buluşmalarından ve bu buluşmaların İslam dünyasının gençleri için öneminden bahsetti. Keşmir meselesinin uluslararası toplumdaki önemine dikkat çeken KURT, bunun sadece Pakistanlıların değil tüm Müslümanların derdi olduğunu ve bu sebeple 14. UGB’de Keşmir özel başlığını seçtiklerini belirtti. İDSB’nin diğer faaliyetlerine de değindikten sonra, Müslümanların sivil toplum alanında gelişmesi gerektiğini ve bu kapsamda önde gelen STK’ların kendi tecrübelerini diğer kuruluşlarıyla paylaşacakları çalışmalar düzenlemeyi amaçladıklarından bahsetti.

Dr. Mushtaq Mangat ise konuşmasında İDSB ve tüm katılımcıların UGB için Pakistan’a gelmiş olmalarından duyduğu memnuniyeti ifade ederek Keşmir sorununa sahip çıkmalarından dolayı teşekkür etti.

 

28 Eylül 2018 Cuma, UGB 1. Gün Açılış Programı, Punjab

School Program Kur’an tilaveti ve naat ile başladı. Dr Mushtag Mangat yaptığı açılış konuşmasında İslam dünyasında bu kadar savaş olmasının bir ironi olduğunu dile getirdi. Bu sebeple Gençlik Buluşmaları’nın 14’üncüsünü “Barış İçin Birlik” temasıyla organize ettiklerini, bu gibi buluşmalar vesilesiyle Müslüman gençlerin neler yapılabileceğini istişare etmelerinin çok önemli olduğunu belirtti.

Müslüman Hayırseverlik Dünya Kongresi Kurucusu Tariq Cheema ise gençlerin ümmetin gücü olduğunu, kapasitelerini en etkili şekilde kullanmayı bilmeleri gerektiğini söyledi. Kısa vadeli planlardan ziyade uzun vadeli planlar yapılması gerektiğini vurguladı.

AKFP Genel Müdür Yardımcısı Syed Ihsanullah Waqas konuşmasında büyük milletlerin şekillenmesinde gençliğin büyük rolü olduğunu, hiçbir toplumun gençler olmadan ilerleme kaydedemeyeceğini belirtti.

Cemaat-i İslami Genel Sekreteri Liaqat Baloch cemaatin genel anlamda gençlere verdiği önemden bahsettiği konuşmasından sonra söz alan Genç İDSB Başkanı Serdar Bayram, İslam Dünyası gençlerine yönelik yapmış olduğu faaliyetlerden bahsetti. Gençlerin fikirlerini paylaşması, Müslümanların problemlerine yabancı kalmaması ve farklı kültürleri tanıması adına 14. UGB’nin çok önemli bir fırsat olduğunu dile getirdi.

Açılış konuşmalarının sonuncusunu gerçekleştiren İDSB Genel Sekreteri Ali Kurt ise sahabelerin hayatından örnekler vererek, Hz. Ali (ra)’ın Efendimizin (s.a.v.) hicretinde O’nun yatağına yatarak canını feda etmeye hazırlandığında 23 yaşında bir genç olduğuna, 18 yaşındaki Usame b. Zeyd’in (r.a.) ordu komutanı olarak tayin edildiğine, çağ açmış çağ kapamış Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u feth ettiğinde henüz 19 yaşında olduğuna değinerek genç Müslüman liderlerden örnekler verdi. Ümmet bilincinden ve Müslümanların birlik ve beraberliğe günümüzde çok daha fazla ihtiyaç duyduğundan bahsetti. Bu kapsamda kısaca İDSB’nin yapmakta olduğu çalışmaları anlattı.

Konuşmacılara plaket takdiminin ardından Amjad Mukhtar, Pakistan’ın kültürel ve turistik özelliklerine dair “Pakistan’ın Renkleri” başlıklı sunumunu yaptı. Müslümanlar arasındaki kültürel çeşitliliğe dikkat çeken Mukhtar, bu çeşitliliğin Kur’an-ı Kerim’de de öngörüldüğünü ve Müslümanları asıl güçlü yapan şeyin farklılıklara rağmen tevhid inancında buluşabilmeleri olduğunu söyledi.

 

28 Eylül – Öğleden Sonra

Pakistan İslam İdeoloji Konseyi Eski Üyesi Samia Raheel Qazi “Cinsiyet Rolleri ve Kadın Gücü” başlıklı konuşmasını yaptı. Toplumun gelişmesinde kadının çok önemli bir rolü olduğundan bahseden Qazi, kadınların maddi, manevi ve modern bir eğitime ihtiyaç duyduklarını belirtti. Kadın ve erkeğin eşit ama benzer olmadıklarını vurguladığı konuşmasında, kadınların toplum içinde aktif olması için ailelerinin desteğini almaları gerektiğini söyledi.

Program Abdul Samad’in zihin yönetimi üzerine yaptığı motivasyon konuşmasıyla devam etti. Gençlerin başarı ölçütlerinin neler olması gerektiğini tartışan Samad, seyircilerin aktif katılım gösterdiği sahne aktiviteleriyle etkili bir sunum gerçekleştirdi. “Barışın Önemi ve Gençlerin Barış İnşasındaki Rolü” başlıklı panel gerçekleştirildi.

Panele Lahor Üniversitesi’nden Dr. Ayesha, Dr. Tariq Cheema, İşletme ve Teknoloji Üniversitesi’nden Javed Hassan, Genç İDSB Başkanı Serdar Bayram, AKFP Genel Sekreteri Dr. Mushtag Mangat, AKF Punjab Genel Sekreteri Rana Usman Wadood konuşmacı olarak katıldı.

Panelde gençlerin eğitimi, özgüvenin karakter gelişimindeki önemi, karar mekanizmalarında gençlere sorumluluk vermek, toplum içindeki her bireyin eşitliği vb. konulara değinildi. Bu bölümle beraber 14. UGB İlk Gün programı tamamlandı. Daha sonrasında UGB katılımcıları Punjab Valisi ve Eski Birleşik Krallık Milletvekili Mohammed Sarwar ile Valilik Konağıʼnda bir araya geldi.

 

29 Eylül 2018 Cumartesi, UGB 2. Gün, Punjab School

Program Kur’an tilaveti ile başladı. Ardından Salman Haider naat-ı şerif okudu.

Shoaib Hashmi’in koordinatörlüğünde Dr. Shamshad, Amar Nath Randhawa ve Ahmed Jameel Rashid konuşmacı olarak katıldığı “Huzur ve Harmoninin Dinlerdeki Önemi” başlıklı oturum gerçekleştirildi.

“Barışın İnşasında Eğitim Nasıl Rol Alır?” başlıklı özel oturuma ise Asif Mehmood, Gazali eğitim Kurumu’ndan Aamir Shahzad, İşletme ve Teknoloji Üniversitesi’nden Abid Sherwani, Oku Vakfı Genel Müdürü Shafique Bey ve Sajjad Bey konuşmacı olarak katıldılar.

Gençlerin önemli bir potansiyel olduğundan bahseden Asif Mehmood, “Eğitim özgüveni, özgüven umudu ve umut da barışı getirir. İslam’ın yayılmasını ve büyümesini istiyorsanız hiçbir şey yapmanıza gerek yok, sadece eğitime önem verin. Eğitim barışın özüdür.” dedi.

Diğer konuşmacı Aamir Shahzad barışı elde etmek için Kuran-ı Kerim’in hükümlerine geri dönmemiz ve Peygamber Efendimizin hayatını örnek almamız gerektiğini, genç nüfus oranı çok fazla olan İslam ülkelerinin gençlere önem vermesi ve her bireyin insanlığın huzuru için çalışmayı şiar edinmesi icap ettiğini söyledi.

Özel oturumun ardından gurup aktivitesi yapıldı. Katılımcıların aktif olarak katıldığı bu bölümde gençlerden guruplar kurmaları ve her bir gurubun kendine verilen görevi en hızlı şekilde bitirmesi istendi. Bu şekilde katılımcıların kaynaşması, takım ruhunu geliştirmeleri hedeflendi.

  1. UGB’nin özel başlığı olarak belirlenen Keşmir Meselesi, “Keşmir Özel Oturumu” başlığı altında gerçekleştirildi. Sohail Bey, Abdul Rasheed Turabi, Dr. Riaz Ahmed ve Prof. Imran Malik konuşmacı olarak katıldığı oturumda Keşmir’de yaşanan insan hakları ihlalleri için uluslararası toplumun acilen devreye girmesi gerektiği belirtildi. Hindistan işgali altında olan bölgenin kendi geleceğini tayin etme hakkına sahip olduğuna vurgu yapıldı.

29 Eylül – Öğleden Sonra

Atif Iqbal “Genç Girişimcilikte Trendler” başlıklı konuşmasını yaptı. Girişimciliği Hz. Muhammed (sav) dönemine dayandıran Iqbal, gençlerin başarılı birer girişimci olmak için ne gibi adımlara dikkat etmeleri gerektiğinden bahsetti.

“İslam dünyası ve Müslüman Gençlerin Çektiği Zorluklar” başlıklı oturumda Abdul Samad gençlerin kararlarını daha iyi alabilmek adına kendilerine birer mentör seçmeleri gerektiği üzerinde durduğu bir motivasyon konuşması gerçekleştirdi.

UGB 2. Gün’ü “Kültür Günü” organizasyonuyla sona erdi. Pakistan’a özgü figürlerin sergilendiği bu programda, katılımcılar yerel yemekleri tattılar; geleneksel kıyafetleri, yerel toplu taşıma araçları vb figürleri yakından görme fırsatı elde ettiler.

30 Eylül 2018 Pazar, UGB 3. Gün, Punjab School

  1. UGB’nin 3. günü yine Kur’an-ı Kerim tilaveti ve naat-ı şerif ile başladı. Fitness Pro Başkanı Mudeser Ali “Beslenme ve Sağlık” başlıklı konuşmasını gerçekleştirdi. Sağlıklı bir zihin için beslenme düzenine dikkat edilmesini vurgulayan Ali, beslenme düzeniyle ilgili gençlere tavsiyelerde bulundu.

Program yerli ve yabancı katılımcıların sunumlarıyla devam etti. Pulse Pakistan Başkanı Kashif Hafeez “Dijital Dünyada Büyümek: Riskler, Faydalar, Fırsatlar” başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Sosyal Medya kullanımının gündelik hayatımızın ne kadar da içerisinde olduğuna dikkat çeken Hafeez, bilinçli kullanıcı olmanın öneminden bahsetti.

30 Eylül 2018 – Öğleden Sonra

Liderlik Okulu’ndan Kamran Rizvi “Liderlik Özellikleri” konulu konuşmasını yaptı. Saad Zuberi “Gelecek Zorlukları ve Gençlik” başlıklı sunumunda kritik düşünmenin öneminden bahsetti. Bilinç ve bilinçaltının kritik düşünme sürecindeki işlevlerine değindi.

Kapanış programı, Türkiye Cumhuriyeti Pakistan Büyükelçisi Sayın Mustafa İhsan Yurdakul, Pakistanlı Senatör Sayın Siracu’l Hak, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı- TİKA İslamabad PKO Koordinatörü Mehmet Emre Aktuna, Türkiye Maarif Vakfı Pakistan Direktörü Salahattin Batur, Türk Kızılayı Pakistan Delegasyonu Başkanı İbrahim Carlos Camilo, AKFP yetkililerinin katılımı ile “Lahor Deklerasyonu” başlıklı sonuç bildirisi okunarak yapıldı.

Lahor Deklarasyonu, 30.09.2018 | Lahor, Pakistan

Afganistanʼdan Sudanʼa, Sri Lanka’dan Yemenʼe İslam Dünyasının dört bir yanından gelen 400ʼden fazla genç temsilci ile gerçekleştirilen 14. Uluslararası Gençlik Buluşmamızda şu kararları aldığımızı deklare ediyoruz:

1) İslam ülkeleri barış merkezli yeni bir Dünyanın tesisi için kendi barış inşa mekanizmalarını geliştirmelidir. Bu mekanizma ve çözüm yollarının eğitim ve kalkınma ile tesis edileceği aşikârdır.

2) İslami eğitimin güncel sorunlara cevap verecek şekilde biçimlendirilmesi ve yeni araçları etkin şekilde kullanacak yöntemlerin geliştirilmesi, Müslüman gençlerin manevi gelişimi için büyük öneme sahiptir. Sivil Toplumun genç mensupları olarak bu alanda çalışmalar yapmak önceliğimiz olacaktır.

3) Tüm dünyada Müslüman ülkelerin eğitim ve kalkınmasının gelişimine yardımcı olmak için çalışmalarda bulunulacak ve sivil toplum kuruluşları arasında işbirlikleri geliştirilecektir.

4) Ümmet olma şuurunun tesisi için Müslüman öğrenciler arasında değişim programları organize etmek amacıyla sivil toplum kuruluşları nezdinde çalışmalar yürütülecektir. Eğitim sistemleri içerisinde bu programları kalıcı kılmak için hükümetlerle işbirliği halinde projeler geliştirilecektir.

5) Dil, kültür, ırk veya ideoloji ayrımı yapılmaksızın en temel ve ortak insani değerlerde birlik olunması için gençler ve sivil toplum kuruluşları tarafından çalışmalar planlanacaktır.

6) Gençlik, günümüz dünyasında en çok istismar edilen, kullanılmaya çalışılan ve üzerinde oyunlar oynanan toplumsal gruptur. Bu nedenle gençliğin kültürlenmesinin ve bilinçlenmesinin kati surette önemsenmesi gerekmektedir.

7) Hâlihazırdaki Müslüman gençliği arasındaki iletişim ağının güçlendirilmesinin ve geliştirilmesinin aciliyetinin farkındayız. İslam Dünyasının farklı coğrafyalarından gençliğin birbiri arasında etkileşime geçmesi, ortak projeler üretmesi ve faaliyetler yapması ile ortaya çıkacak olan büyük etki dünya siyasetine nüfuz edecektir. Bu imkânın ve fırsatın değerlendirilmesi önemlidir.

8) Dünyanın kimlik krizinde olduğu bu zamanda, Müslüman kimliğinin kıymetini bilen, yaşayan ve sahip çıkan gençler olarak İslam hizmetlerini yapmak ve duyurmak en önemli gayemizdir. Bu nedenle Müslüman gençlerin sivil toplum faaliyetlerinde mümkün olduğunca rol almaları, kendi dinlerini yaşamaları ve yaşanmasına vesile olmaları açısından mühimdir.

9) Sivil Toplum faaliyetleri Müslüman gençlerin birbirlerini anlamaları, işbirliği yapmaları, sorunlarına beraber çözüm üretmeleri ve harekete geçmelerine vesile olmalıdır.

10) Çalışmalarımızda İslam Dünyasının problemlerinin öğrenilmiş çaresizlik olarak sunulmasının önüne geçilecek ve ortak sorunlarımıza yönelik geliştireceğimiz ortak stratejilere önem verilecektir.

11) İslam Dünyasının her yanında Müslümanların karşılaştığı çifte standartlar ve maruz kaldığı baskılar sürdürülebilir işbirliğini ve iletişimi zorunlu kılmaktadır. Sivil Toplum arasında birliği sağlamak için çalışılacak; bu çerçevede hükümetler düzeyinde lobi faaliyetleri yapılacaktır.

12) İslam âlemi, içerisinde bulunduğu toplumda İslamiyet’i yaşayarak, sorunlarını paylaşarak ve çözümler üreterek hareket ettiği takdirde dinini yaşama ve yaşatma şansına sahip olacaktır.

13) Müslümanların içinde bulunduğu koşulları göze alarak hareket etmesi ve kendi duruşundan taviz vermeksizin gerçekçi çözümler üretmesi gerekmektedir. Çeşitli ayrımcılık ve zulümlere maruz kalan Müslümanların birbirleri arasında kuracakları bağ, birbirini anlaması ve sorunlarına ortak çözümler üretmeye çalışmaları bizlerin asıl çıkış noktamız olacaktır. Keşmir, Filistin, Arakan, Suriye, Yemen, Doğu Türkistan ve İslam coğrafyasının pek çok kanayan yarası. Zira Müslüman, kardeşinin derdiyle dertlenen kişidir.

14) ‘Barış için Birlikʼ temasıyla bir araya geldiğimiz bu uluslararası gençlik buluşmasında, barışın inşasında gençliğin rolü ve öneminin farkında olarak barışın inşasının eğitim ve kalkınma ile mümkün olduğunu anlıyoruz. Dolayısıyla İslam dünyasının her bir coğrafyasında çatışmaların sona ermesi ve barışın inşası için gerekli sorumluluğu üzerimizde hissediyoruz.