Haberler
Üye STK’larımızla İDSB’de Bir Araya Geldik
İslam Dünyası Sivil Toplum Kuruluşları Birliği (İDSB) bazı üye STK’ların temsilcileri ile 4 Aralık 2019 tarihinde genişletilmiş sekretarya toplantısı icra etti.
Toplantı İDSB Genel Sekreteri Av. Ali Kurt’un hoş geldiniz konuşması ile başladı. Gündemin ilk maddesi olan UAE 2019 Yılı 2. Çalıştayı’nı detaylarıyla katılımcılara anlatan Kurt, “Çalıştayımızda, aile ile ilgili sorunlara ciddi anlamda istişarelerde bulunduk. Aile toplumun temel çekirdeği ve ciddi tehdit altında. Son dönemde İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı kanun ile ilgili çok spekülatif yorumlar, olumlu ve olumsuz tarafları var. İnsanların genel olarak kafası karışık. Kadına şiddet bir gerçeklik. Bizim medeniyetimizde kadına yönelik şiddeti kabul etmemiz mümkün değil. Batı dünyası tarafından bize dayatılan bir sözleşmeyi kabul ediyoruz. Bu sözleşme sütten çıkmış ak kaşık değil. Rakamlarda gösteriyor ki bu sözleşme ve 6284 sayılı kanun şiddeti önleyememiş tam tersi geometrik bir artış var.” dedi.
Genel Sekreterin ardından KAGE Eş Başkanı Dr. Rabiye Yılmaz’da çalıştay hakkında kısa bir değerlendirmede bulundu. Yılmaz, İstanbul Sözleşmesi asıl dili İngilizceden Türkçe’ye tercüme edilirken gözden kaçan çok önemli hatalar olduğunu ve anlamın tamamen değiştiğini vurguladı.
Toplantının devamında, İstanbul merkezli, Filistin Davası üzerine çalışan İDSB üyesi STK’lar ile yapılan istişare toplantısı hakkında bilgi veren Kurt, 29-30 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilen “Uluslararası İsrail Etnik Ayrımcılığı Konferansı: Boyutlar, Uygulamalar ve Mücadele Yöntemleri” programı hakkında katılımcıları bilgilendirdi.
Genel Sekreter sözlerine şöyle devam etti: “Apartheid uygulamaları uluslararası hukuka göre suç. Bu uygulamaları İsrail yapıyor ve basit kınamanın ötesinde bir tepki olmuyor. Prof. Dr. Richard Falk ve Prof. Dr. Virginia Tilley bir rapor hazırladılar ve bu rapor İsrail’in hiç hoşuna gitmedi. Bu raporda açıkça, “İsrail’in yaptıkları etnik ayrımcılıktır ve bu uluslararası hukuka göre suçtur” dediler. Toplantıya katılım oldukça iyiydi. “Boyutlar, Uygulamalar ve Mücadele Yöntemleri” enine boyuna tartışıldı. Çok verimli geçti ve ses getireceğine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.
Daha sonra Genç İDSB Başkanı Serdar Bayram, faaliyetleri ve son zamanda gerçekleştirdikleri “22. Eğitim ve İstişare Kampı” hakkında kısa bir konuşma yaptı.
Toplantı gündeminde yer alan diğer bir konu olan Strasburg Projesi hakkında İstanbul Kadın ve Kadın Kuruluşları Derneği Başkanı Funda Ozan Akyol, kısa bir konuşma yaptı ve STK’lar BM vb. kurumlarda aktif yer almanın öneminin altını çizdi. Akyol konuşmasına şöyle devam etti: “2017 yılında BM’de Kadının Statüsü Oturumu’na katılmıştık. Ardından Avrupa akreditasyonu sürecine başvurduk. BM akreditasyonunu aldık ancak Türkiye’yi tek başımıza temsil etmemiz bir anlam ifade etmeyecekti. Mümkün olduğu kadar fazla STK’nın bunu yapabilmesi için bir güç oluşturmalıydık. Bunun için iki tane projeye başladık. Birisi Gençlik ve Spor Bakanlığı’yla, biri de Ulusal Ajans ile yaptığımız bir proje. Açıkçası BM vb. kurumlara gidene kadar biz de buraların bu kadar önemli olduğunu düşünmüyorduk. Biz ortak kurumumuz ve daimi temsilcimiz ile 5 günlük bir program oluşturmuştuk. Özellikle Türkiye’deki kardeş STK’larımıza söylemek istiyorum. BM Ofisi, Strasburg’daki konsey ve parlamento AİM ve bunların altındaki yapılara gitmek çok büyük maliyetler değil. Gittiğinizde hem teori hem pratik olarak çok güçlü olmalısınız. Sadece bina ziyareti değil amaç bilgi almak olmalı. Bu projeleri ülkemizde yapabileceğimiz belli başlı kurumlar var. Bu projelerin İDSB ölçeğinde bir kurum için şöyle bir anlamı var. İDSB’nin üyeleri olan Arap ve Afrika coğrafyasına yönelik birçok çalışma var. Konsey sadece Avrupa’ya hitap etmiyor. Dolayısıyla bunlarla ilgili derinlemesine bir çalışma yapılabilir. Gençlere yönelik staj programları var. Oralardaki gündemi yakından takip edebilmek için bu fırsatlar çok önemli. İslam coğrafyasının kalbi sadece kendi coğrafyasında değil bu kurumlarda da atıyor. Örneğin, Yemen’de Filistin’deki kardeşlerimiz hakkını savunurken neler yapacağını bilmeyip yeni formüller arıyor. Bizler birlikte bu yolları açabiliriz.” şeklinde konuştu.
Oluşturulan eğitim programını oldukça kapsamlı bulan katılımcılar, teşekkürlerini iletti. Toplantının devamında katılımcılar da İstanbul Sözleşmesi, 6284 sayılı kanun, Genç İDSB çalışmaları ve Geçtiğimiz hafta yapılan Uluslararası İsrail Etnik Ayrımcılığı Konferansı hakkında kendi mülahazalarını paylaştılar.
Toplantı sonunda, Genel Sekreter Ali Kurt Bey teşekkür ederek ve toplantıyı kapattı.